Kitaplar


 

 


(Ortak kitap)
 



    https://www.facebook.com/ozmenu  https://twitter.com/unalozmen

 

Ünal Özmen

 
“Metafizik gerilime ihtiyaç var”

Zorunlu eğitim süresiyle ilgili yasa tasarısının Meclisten geçmesi halinde ortaya çıkacak sorunların hemen hemen tümü dile getirildi. Asıl amacın, daha erken yaşta daha çok din eğitimi olduğu ortada. Büyük amaç, okulları, bilimsel süreçlerden elde edilmiş bilgi ve düşünme biçimlerinin edinildiği yerler olmaktan çıkarmak.

Tasarı, madde gerekçeleri 18. Şura kararlarına dayandırılmasına rağmen AKP merkezinden geldi. Buradan hareketle siyasi bir proje olduğunu söylemek mümkünse de tasarı AKP MKYK’sında da görüşülmemiş. Aksi halde Ayşe Böhürler tasarı hakkındaki itirazını üyesi olduğu AKP Merkez Karar Yönetim Kurulunda dile getirirdi ve bizim bundan haberimiz olmazdı. Böhürler, tasarı hakkında bizimle aynı kaygıları paylaşıyor. AKP üst yönetimi, bırakın solcuları, muhalifini burunlarının dibinden çıkaran okul eğitimini işlevsizleştirecek böylesine büyük bir projenin liberaller (TÜSİAD, ERG, vb.) tarafından sessiz sedasız kabullenileceğini düşünmüş olamazlar. Demek ki Erdoğan’ın gerilime ihtiyacı var. Başlık bunu anlatıyor: “Metafizik gerilime ihtiyaç var” Fethullah Gülen’e ait. Gülen, seksenli yıllarda, Bornova Merkez Cami cemaatini cihada böyle çağırırdı.

AKP, geçmiş on yılın hesabını vermeden eğitimde yeni bir modele yönelemez. Buna izin verilmemeli; siyasi partiler, sendikalar, sivil toplum örgütleri, öğretmenler, öğrenciler, veliler itiraz etmeden destekledikleri eğitimde devrim diye sunulan değişikliklerin başarısızlığının hesabını AKP’den sormalıdırlar. AKP genel merkezine, yani partinin ikinci adamı Hüseyin Çelik’e sorulmalıdır: Kardeşim, okulu, öğrenciyi yeniden tanımlayan; müfredatları, ders kitaplarını, öğrenme/öğretme yöntemlerini değiştiren sen değil miydin? Sen değil miydin, bütün bunları sekiz yıllık kesintisiz eğitim içinde öğrenciyi mesleki eğitime yönlendirmek üzere değiştirdiğini söyleyen? Ne oldu da şimdi kendi devrimini deviren devrimciliğe soyundun?     

 

Öğrencilerin yaş gruplarına göre ayrılması

Kanun tasarısı, farklı yaş gruplarından çocukların aynı mekanda eğitim görmesini sorunlu buluyor ve ilk dört sınıfla, ikinci dört yılın ayrı okullarda olmasını kesintili eğitimin önemli argümanlarından biri olarak sunuyor. Biz bu konuyu ilk kez 2009’da gündeme getirdik. 27 Temmuz 2010’da da ‘İlköğretim öğrencilerinin okulları ayrılmalıdır.’ başlığının altında şöyle demişiz. ‘Anasınıfı, ilk beş sınıf ve ilköğretimin 6, 7 ve 8. sınıfların eğitiminin farklı mekânlarda yapılması gerektiğini de ilk kez bu köşede dillendirdik.  Bu konuda da ısrarlıyım. Milli Eğitim Bakanlığı ileride mutlaka gerçekleşecek bu projeyi gecikmeden hayata geçirmelidir. Umarım bunun gerçekleşmesi on yıl beklemez. Çünkü altı-yedi yaşındaki bir çocukla on dört yaşındaki çocukları aynı pedagojik ve fiziksel ortamlarda bir arada tutmanın yarattığı sorunlar sürdürülebilir olmaktan çıktı.’  

Uygulamanın hayata geçmesi için ne süreli eğitimi bölmeye ne de ek okul yapmaya gerek var:  ‘Aynı yerleşim yerlerindeki (örneğin bir semt ya da mahalledeki birbirine en yakın) iki okuldan birinin ilk beş sınıfa, diğerinin ikinci kademeye (6, 7, 8. Sınıf) tahsis edilmesiyle bu sorun çözülebilir.’

Açık ilköğretim dershaneleri okullaştıracak

Tasarının bu haliyle yasallaşması halinde öğrenci ikinci dört yılını açıköğretimde tamamlayabilecek. Öğrenci, devam etmediği okulun diplomasını sınavla alacak.  Tasarının bu maddesi, daha çok kız öğrencilerin okullaşma oranına olumsuz etkisiyle konuşuluyor. Kız çocuklarını okuldan çekmek isteyen bazı yoksul dindarların bunu değerlendirilmesi gereken bir fırsat olarak görmeleri mümkün.

Fakat bana kalırsa açıköğretim uygulamasının her öğrenciye açılması esas olarak dershanelere okul statüsü kazandıracak. Kesintili ilköğretimin ikinci dört yılında okul çeşitliliğinin artacak olması öğrencileri daha çok seçenekle karşı karşıya bırakacak. Tabi dilediği okula gitmek isteyen öğrenci ise şimdi olduğu gibi dershanelere yönelecek. Hafta sonları tüm gün, hafta içi her gün okuldan çıkıp dershaneye giden öğrenci bu durumda dershaneye demir atacak. Zorunluluktan devam ettiği okulun diplomasını dışarıdan alma olanağı sunulan öğrenci, zorunluluk kalkarsa neden okula gönderilsin ki? Belki de asıl amaç budur. 

  
2309 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın