Kitaplar


 

 


(Ortak kitap)
 



    https://www.facebook.com/ozmenu  https://twitter.com/unalozmen

 

Ünal Özmen

 
“O…; faşizm, faşizm…”

Dün, yine öğretici bir konferansa dinleyici olarak katıldım. Konferansı veren Ankara Üniversitesi Eğitim Fak. Yaşam Boyu Öğrenme ve Yetişkin Eğitimi Bölümü ile Eleştirel Pedagoji dergisinin davetlisi olarak gelen İngiliz Prof. Dave Hill’di. Prof. Hill, eğitim politikaları üzerine çalışan ve kendisini Marksist eğitim aktivisti olarak tanımlayan biri. Gerçekten de öyle, yazılarında ve konuşmalarında ısrarla mücadele yolları üzerinde durmasından anlıyoruz bunu. Mücadele, ruhuna öyle işlemiş ki iki kulağında da işitme cihazı kullanmak zorunda olduğu halde Marksizm ve direniş sözcükleri fısıltıyla da gelse anında olumlu tepki verebiliyor. Eleştirel Pedagoji’nin 23. sayısındaki makalesinin başlığı (Kapitalizm ve Stratejik Aktivizm) ile konferans konusu (Neoliberal Sefalet Kapitalizmi Döneminde Aktivistler Olarak Eleştirel Eğitimciler) onu anlatmaya yeter zaten. 

Her yabancı gibi Dave Hill de ilk kez geldiği bu ülkeyi tanıyıp anlamaya çalıştı. Eğitim ve özellikle ilgilendiği eğitim örgütleri hakkında birinci elden bilgilenmesi için en doğru yere, Eğitim Sen’e gittik. Genel Başkan Ünsal Yıldız’a “Sizin en çok başetmek zorunda olduğunuz sorunlar nelerdir?” diye sordu. Hill, birkaç başlıkta eğitimin, eğitim emekçilerinin sorunlarını kavrayacağını sanıyordu. Çünkü Kızılay ve Meclisin önünden geçerken “Buralar Londraya benziyor” demişti. ‘Sadece buralar!’ dememe rağmen sanırım, Türkiye’deki muhalif bir sendikanın İngiltere’dekilerle benzer sorunları dert edinip aynı yöntemlerle mücadele edebileceğini düşünmüştü. Tabi bu soru Ünsal Yıldız’da Türk’ün bilgisayara “Ne var, ne yok?” diye sorup da bilgisayarın kilitlenmesi fıkrasındaki etkinin aynısını yaptı. Yıldız, üçbeş başlıktan sonra Sendikanın genel sekreteri (Mehmet Bozgeyik) dahil 60 arkadaşlarının sendikal faaliyetlerinden ötürü tutuklu olduğunu söylediğinde konuğumuz herşeyi bir anda anladı. Ne anladığını da o evrensel sözcükle dile getirdi: “O…; faşizm, faşizm…” Böylece Genel Başkan gerisini anlatmaktan, gerilip patlamaktan, Eğitim Sen de başkansız kalmaktan kıl payı kurtuldu. 

  
2170 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın