yeniyasa.yok.gov.tr YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya'yı izliyorsanız siz de fark etmiş olmalısınız; Çetinsaya, başkan olarak, varsa bile YÖK konusundaki fikirlerin bir türlü açık etmiyor. Her itirazı makul, her soruyu değerlendirilebilir buluyor. 'Öyle diyen de var, böyle diyen de; müzakere etmek gerek' diyerek kendini, pozisyonunu tartışma dışında tutuyor. Bu da kimilerine YÖK yasasında yapılacak düzenlemelerin demokratik süreçlerden geçerek oluşacağı gibi bir izlenim oluşturuyor. Faka kendisini tartışma dışında tutan Çetinsaya, henüz YÖK'ün hangi yönlerinin tamir edileceğinin kesinleşmediğini söylese de sonuç hakkında iddialı yorumlarda bulunmaktan kaçınmıyor. Dünya üniversiteleriyle rekabet edebilirlik, ajanslar tarafından bağımsız denetim, Türkiye'nin bölgesinde eğitim üssü olması, yönetimde demokratik temsiliyet, bilginin ticarileşmesinin sağlanması vs. Başkana göre bütün bunlar yabancı değil yerli bir üniversite modeliyle gerçekleşecek! Bizim bildiğimiz, bunların hiçbiri yerli değil; üstelik denetimi Kalite Güvence Ajansları tarafından yapılıp ticari değeri olan bilgi üretmeye yönelmiş bir yapının özerk ve demokratik olmasının mümkün olamayacağını da herkes bilir. Bağış yapanı, iş örgütlerini, devleti sadece finansmanına katıldın diye mütevelli heyetine alacaksın sonra da özerk olacaksın, olur mu öyle! Prof. Çetinsaya “günümüzde ticari değeri olmayan bilginin önemi yoktur” diyen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bananı Nihat Ergün’ün ve haliyle Hükümetin üniversite anlayışını yedirmeye çalışıyor. Bilginin ticarileşmesi demek, bilginin üretildiği yerin ve üreticisinin de ticarileşmesi anlamına geldiğine göre Yükseköğretim Meydanı’na (yeniyasa.yok.gov.tr) uğrayanlar da ticari değeri bulunmayan görüşlerini bırakamayacak oraya. Bıraksa bile dönüp bakan olmayacak; itibar görecek önerilerin sınırı çizilmiş bir kez… Bilginin ticari bir meta olarak işlem görmesine itiraz edenler, sadece sürece demokratik bir görünüm kazandıracak o kadar. |
3000 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |