İran asıllı ABD vatandaşı İslam alimi Hamid Dabashi bir söyleşisinde “hiçbir İslami kurum tek başına Müslümanın kim olduğuna karar verme hakkına sahip değildir” diyor. Kurumdan kasıt nedir bilmiyoruz; anayasasında İslam olduğu belirtilen devlet mi yoksa Müslüman ülkelerin fetva makamları mıdır belli değil.

Her ne ise; Hamid Dabashi öyle dese de her bir Müslüman ve İslami kurum diğerinin Müslüman olup olmadığı konusunda fetva vermekten geri durmuyor. Mesela, Erdoğan birkaç yıl önce birlikte rûkuya durduğu Fethullah Gülen’in Müslüman olmadığını fark etti ve afaroz kararı aldı. Temsil ettiği devlet İslami kurumların toplamı sayılırsa böyle bir karar alma yetkisi var diyebiliriz. Kararını MGK’ya da onaylattığına göre Türkiye Cumhuriyetinin İslami bir kuruma dönüştüğü sanırım tartışılmaz.

Ancak Erdoğan, geçenlerde, önceleri İslamiyete zarar verdiğini söylediği İŞİD’in de İslamla ilgisinin olmadığı kanaatine vardı. Bu, ele geçirdiği yerlerdeki kadınları köleleştirmesi, tutsakları kafes içinde yakması, öldürdüğü insanların içorganlarını yemesi ve örgütün, vahşetini tüm dünyaya meydan okuma olarak yayması karşısında iktidardaki İslamcıların İŞİD hakkında gelebildiği noktaydı. İŞİD’in İslam dışı olduğu Atatürk Havalimanı katliamından sonra söylenir oldu, o da mecburiyetten!

Neyse; Erdoğan’ın her kanaat değişikliğinin nedenini anlamaya çalışmak zaten anlamsız bir çaba. Fakat merakımı bağışlayın ama Erdoğan fetva makamı olarak sınır ötesi karar alabilir mi?

İŞİD’i Müslüman bulmayanlar kendisini Müslüman sayıyor, bu konudaki yargısını da kitaba bakarak oluşturuyor olmalı. Peki birbirini reddeden iki Müslümandan hangisinin hakiki olduğunu biz nasıl anlayacağız? Kitaba (Kuran) bakıyorum ayetin birine göre biri Müslüman diğeri değil, ötekine bakıyorum kanaatim tersine dönüyor. İŞİD’in Müslüman olduğuna kanaat getirmemi sağlayan çok sayıda yazılı, sözlü, uygulamalı kaynak var. Aynı şekilde Erdoğan’ın temsil ettiği kesimin de Müslümanlığına halel getirecek ne yazılı ne sözlü ne de uygulamalı kaynak var. Sizin bu kadar da olmaz ki diyerek tepki gösterdiğiniz hiçbir şeyi Müslümanlar kusurdan saymıyor. Bence de hepsi Müslüman.

Tabii ki kimsenin Müslüman olup olmadığı konusunda fikir beyan etme hakkına sahip değiliz. Fakat nasıl ki solculuğun belli ölçütleri varsa Müslümanlığın da olmalı. Eğer var deniyorsa kafakarışıklığını gidermek zorundalar. Öyle işine gelene Müslüman gelmeyene değil demek olmaz. Tanım öyle net olmalı ki, yatını randevu evi gibi kullanan Suudi prensi Müslüman mı değil mi bir çırpıda anlaşılmalı.

Bence bu İslamcılar laiklikten önce Müslümanlığın tanımını yapmalı.Yapsınlar da kim Müslüman kim değil biz de kolayca ayırtedelim!


Kaynak: http://www.birgun.net/haber-detay/musluman-kim-119981.html

Yorumlar