Kitaplar


 

 


(Ortak kitap)
 



    https://www.facebook.com/ozmenu  https://twitter.com/unalozmen

 

Ünal Özmen

 

Anasayfa

On gün süren Güneydoğu gezimi tamamlayıp döndüm. Gazetede yazmak ya da Hasan Cemal gibi Başbakana akıl oluşturmak için gitmedim. Öylesine, memleket yerinde duruyor mu diye Adıyaman, Diyarbakır, Batman, Mardin, Şanlıurfa güzergahında dolaştım. Arada, başta Midyat, Gercüş ve Hasankeyf olmak üzere birçok küçük yerleşim biriminde izlenim edinecek kadar duraklamalarım oldu.
Hani eğitim reformu tamamlanmış, milli eğitim otomatik pilota bağlanmıştı; yalan mıydı bütün bunlar?
19.07.2011
12.07.2011
Ali Taran’ın kendisinden 27 yaş küçük Ayşe Özyılmazel’le evlendiği haberini manşetten veren gazetenin iç sayfasında 16 yaşındaki lise öğrencisi bir kızın, 53 yaşındaki antrenörüne kaçtığı haberi vardı. Kızın babası 37 yaşında; damat, kayınpederinden 16 yaş büyük. (Hz. Muhammet de kayınpederi Ebubekir’den 23 yaş büyüktü diyeceksiniz ama dönem, o dönem değil!)
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi bünyesinde faaliyet gösteren Eğitim Reformu Girişiminin (ERG) hazırladığı 2010 Eğitim İzleme Raporunu okumayı ancak tamamlayabildim. Özgün olmamasına rağmen önemli bir rapor.
07.07.2011
07.07.2011
YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, ÖSYM Başkanı Ali Demir’in yerinde olsam istifa ederdim demiş. Özcan, Ali Demir’i bir kez daha açıkça istifaya davet ediyor. Bugünlerde istifa etmesi gerektiğine (Hükümet kurulmadan önce) öyle inanmış ki daha önceki çağırılara kulak asmamış olmasının mazeretini “Sınav döneminin sağlıklı bitmesi için yapmamış olabilir” diyerek kendisi buluyor. Ama boşuna!
Özel yayınevlerine ders kitabı yazan Talim ve Terbiye Kurulu üyesinin, bir başka yayınevinin lise matematik kitaplarına editörlük yaptığı da ortaya çıktı.
28.06.2011
28.06.2011
Geçtiğimiz hafta sonu, Terörle Mücadele ekipleri Eğitim-Sen Van Şubesini basarak yöneticilerini gözaltına aldı. Mahkeme, şube başkanı Selami Özyaşar dahil üç öğretmenin tutuklanmasına karar verdi.
2010-2011 öğretim yılında, öğrencilere 182 milyon adet ders kitabı dağıtıldı...
28.06.2011
21.06.2011
Seçim yorumu / Eşitsizlik adaletsizlik her yerde; en çok da eğitimde / Talim Terbiye’de soruşturma / Özel okulculuk yeniden gündemde
Resmi güvenlik güçleri, özel güvenlik görevlileri gibi çalışıyor: Nasıl ki şirket nizamiyelerindeki (hatta okul kapılarında bile) özel güvenlikçiler, hizmetindeki şirketin sınırına giren herkesi oraya zarar vermeye gelen biri gibi görüyorsa, polis ve asker de AKP'liler dışındaki yurttaşı denetim altında tutulması gereken potansiyel tehdit gibi görüyor. Genellikle laf anlamaz, söz dinlemez, vur deyince öldürmeye hazır kişilerden seçildikleri için diyalog kurmak da mümkün olmuyor. Bundan dolayı öğretmen arkadaşımız Metin Lokumcu'nun ikna çabası, polisten öldürücü darbe olarak karşılık buldu.
14.06.2011
07.06.2011
31 Mayıs 1971'i anma ve bir yanlış algıyı düzeltme Ufuk Uras'ın açıklaması Yalanlama (tekzip) diye gönderilen doğrulama
Dikkat ettiniz mi bilmem, hiçbir partinin seçim beyannamesinde, memurlara siyaseti yasaklayan Anayasa maddesinin kaldıracağına ilişkin bir taahhüt yok. Taahhüt ne demek, seçim öncesi kandırmacaların arasında bile ima yollu da olsa yer bulamadı. Partilerin umarsızlığına bakılırsa memurlar, içine giremedikleri sandığın başkanlığı ile yetinmek zorundalar. Belki de yasak, seçim sandıklarına başkan bulamayız diye devam ettiriliyordur!
31.05.2011
24.05.2011
Öğretim programları değiştirilirken eğitimde kalitenin yükseleceği gibi bir beklenti yaratıldı. Eğitim sisteminin tüm kusurları müfredat, ders kitabı ve öğretme yöntemlerine fatura edildi. Ardından ders kitapları ile öğretme yöntemleri de değiştirildi. Eskisini savunuyor pozisyonuna düşmemek için AKP'nin bu alana müdahalesine itiraz dilmedi. Karşı görüş sunamamak da kabullenmenin bir başka nedeniydi. Sanıldı ki öğrenciler daha kolay ve sürekli öğrenme becerisi kazanacaklar. Öyle olmadığı artık görülüyor. Bize (Eleştirel Eğitimciler) göre "Öğrenci Merkezli Eğitim" adı altında Batı'dan gelen bu "yeni" eğitim uygulamaları tamamen "düşünme biçimi"mizi iğdiş etmenin adımlarıydı.
Eğitim Sen, birkaç gün sonra (13-15 Mayıs) 4. Olağan Genel Kurulunu yapacak: Genel merkez yöneticileri ve KESK delegeleri seçilecek. Ben de bugün, Eğitim Sen’in her genel kurulu öncesinde veya sonrasında olduğu gibi olağan yazılarımdan birini yazıyorum.
17.05.2011
10.05.2011
Cumhur Bakanı Abdullah Gül tarafından 30 Nisan 2010’da Talim ve Terbiye Kurulu üyeliğine atanan Abdulkadir Yılmaz’ın, özel yayınevlerinin elemanı olduğu, onlar adına ders kitapları yazdığı ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığının, özel yayınevleri ile ilişki içinde olan birini kitaplar hakkında nihai kararın verildiği üst kurula ataması şaşkınlık yarattı. Bu durum, adı geçen kişinin kendisinin yazdığı kitaplarla ilişki kurduğu yayınevlerinin onaylanması için başvuruda bulunduğu taslak kitaplar hakkında da karar verme konumunda olduğu anlamına geliyor.
İstifaya davet edilen, akademik unvanı tartışmalı, sahiplenilmese işsiz kalacak biri. Emekliliğini altı asgari ücretlinin toplamına eşit bir refahla geçirmesi garanti edilen böyle birinin tamah (açgözlülük) etmesi normaldir.
10.05.2011
03.05.2011
Öğretmen öğrencisinin aile yapısına uygun olmalı Mamak Kaymakamı Ertuğrul Kılıç, “Çocuğumuza verdiğimiz dini terbiye neticesinde dünya görüşüne zıt bir hayat sürdüğümüz açıkça ortadadır.” diyerek öğretmen hakkında şikâyetçi olan veliyi haklı bulup öğretmeni cezalandırmış.
Cumartesi günü Bursa’da Gençlik Muhalefetinin düzenlediği panelde “Nasıl bir eğitim istiyoruz?” sorusuna yanıt aradık. Son günlerde aldığımız panel davetlerinin ana konusunun bu soruya yanıt aramak olması rastlantı değil.
03.05.2011
26.04.2011
Geçen haftaki yazımda parti programını esas alarak CHP’nin eğitimle ilgili projesini bilmediğimizi yazmıştım. Sıradan milletvekiliyken eğitim sorunlarıyla yakından ilgilendiğini bildiğim Kemal Kılıçdaroğlu genel başkan olduktan sonra eğitime ilişkin bir proje de sunmamıştı. Acaba eğitimi unutuldu mu diye düşünüp sormuştum bu soruyu. Fakat
Milli Eğitim Bakanlığı 2011-2012 öğretim yılında okutulacak ders kitaplarının ihalesini bugün yapıyor. AKP, iktidarının ilk yılında beş yıl kullanılacak kitaptan söz etmesine rağmen bu projeyi yaşama geçirmedi. Tek kullanımlık kitapta ısrar etti. Yine, geçtiğimiz yıl 300 milyon Tl. ödenerek alınan 182 milyon kitap çöpe atılıp aynı kitaplar tekrar alınacak.
26.04.2011
26.04.2011
Başbakan Erdoğan’ın, basın özgürlüğü yok diyen ABD elçisine “Benim kızımla gelinimin başına bunlar geliyorsa kim bilir normal vatandaşın başına neler geliyordur?” demesi ile Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ın sanatını Başbakanın çocuklarına göre sunmayan tiyatrocuyu uyarması, yönetici elitin kendini halktan ayırmasının açık ifadesidir.
Kamuoyu ÖSYM başkanının istifasına odaklanmış durumda. Ali Demir’in istifa etmemesi Cumhurbakanı, Başbakan ve YÖK Başkanının “tatmin” edilmiş olmalarına bağlanacak.
19.04.2011
19.04.2011
Cumhuriyet Halk Partisinin 22 Nisan’da açıklayacağı seçim bildirgesinde yer alacak konu başlıklarını üç aşağı beş yukarı biliyoruz. Bilmediğimiz ise CHP’nin eğitimle ilgili projesinin ne olduğu.
Düşünme Eğitimi ile Medya Okuryazarlığı, Avrupa Birliği İlerleme Raporundan geçer not almak için 2007’de ilköğretim 6, 7 ve 8. sınıf öğretim programlarına kerhen eklenen seçmeli derslerden ikisi.
19.04.2011
19.04.2011
Son birkaç yıldır, kitapçıların “Yeni Çıkanlar” raflarında popüler kitaplar dışında kitaba rastlanmıyor. Çoğu kitaplaştırılmış dava dosyaları, cemaat hikâyeleri ya da tarih gibi popülaritesi geçici süreli alanlarla ilgili.
12 Eylül faşizminden hesap sorma işi bir savcıya havale edildi. Anladığımıza göre savcı, davayı, 12 Eylül uygulamalarından mağdur olanların vereceği dava dilekçeleri üzerinden yürütecek. Bu doğru bir yöntem değil. Darbecileri yargılayacağız derken darbenin kendisi unutulacak gibi…
13.04.2011
13.04.2011
Zorunlu din dersi tartışması, Alevilerin istemi olarak gündemdeki yerini korurken Kürtler de BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın öncülüğünde ilköğretim okullarında her sabah öğrencilere törenle tekrar ettirilen “Andımız”ı tartışmaya açtı. Andımız, içeriğindeki milliyetçi vurgu nedeniyle hep itiraz edilen bir metindi. Fakat ilk kez bu yemine uyulmayacağı bir siyasi parti tarafından deklere ediliyor.
ÖSYM Başkanının şifreli kopya iddialarına ilişkin yaptığı açıklama, ÖSYM’nin her zaman bir skandala açık olduğunu gösterdi bize. Bu kanıya, Başkanın sözcüklerin yerini değiştirerek anlaşılmaz kılmaya çalıştığı dilini çözerek vardım. OSYM Başkanı, konuşmasında uygun sözcükleri seçemediği gibi bulduğu sözcükleri yerli yerinde de kullanamadı. Fakat buna rağmen onun ne demek istediğini anladım.
05.04.2011
05.04.2011
“Bilinçli Gençlik Projesi de dünyada bir örneği daha olmayan bir birliktelik projesi olarak hayata geçecek.” Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, başında bulunduğu Bakanlığın bir projesine atfen söylemiyor bu sözü.
Duydunuz mu, AKP, Devrim Yasaları’na sığınıyor. Devlet Bakanı Faruk Çelik, Alevilerin, Cemevlerinin devlet tarafından ibadethane olarak tanınması istemine Devrim Yasaları’na baktıktan sonra “Bu kanunlara dikkat etmeden yeni ibadethaneler istemek, Cumhuriyeti kuran iradenin yok sayılması anlamına gelir.” diyerek yanıt verdi.
05.04.2011
05.04.2011
Şaka değil, polis el koymadan üçüncü kitabımı (Türkiye’nin Eğitim Gündemi) yayıncıma ilettim, o da matbaaya kadar ulaştırmış.
Milletvekili adaylığı için istifa edenlere bakın; liste bize, AKP’nin kamu kuruluşlarında nasıl kadrolaştığını gösteriyor. Hadi müsteşarları saymayalım; hemen hemen belli başlı tüm genel müdürlükler boşalmış durumda. Hepsi de AKP’den aday adayı.
29.03.2011
29.03.2011
Cumartesi günü, Ankara Özel Bilkent İlköğretim Okulunun düzenlediği 5. Bahar Sempozyumunda üç önemli konuşma dinledim. Konuşmacılardan biri, daha çok gazete yazarı ve siyaset yorumcusu olarak bilinen Haluk Şahin’di.
“On dokuz yıllık memurum, on dört yıldır çalıştığım bakanlığın aynı biriminde görev yapıyorum. Burası döner sermayeli bir kuruluş. Fazla mesai ve kar payı gibi ek geliri var. 2004 yılında, çalışanlar hariç tüm yöneticiler değiştirildi. Ben de o tarihten beri işsizim; yanlış anlamayın işten atılmadım fakat bu sürede hemen hemen hiç iş verilmedi. “Bankamatik memur”um diyebilirim.
29.03.2011
29.03.2011
ODTÜ mezunlar derneğinde bir grup arkadaşla oturmuş memleketi kurtarıyorduk; söz döndü dolaştı CHP’nin kimleri aday göstereceğine geldi. Takımını sol açık kuracağı izlenimi ilgimizin CHP’de yoğunlaşmasına neden olmuştu. Tabi sohbet Ankara’da olunca daha çok Ankara adayları konuşuldu.
19 Mart 2011 tarih ve 27879 sayılı Resmi Gazete’de, Başbakan Recep Erdoğan imzasıyla İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi başlıklı bir genelge yayımlandı. Genelgenin, psikolojik tacizin, çalışanları inciten yönünden çok “iş güvenliği”, “çalışma barışı” gibi üretimin olumsuz yönde etkilenmesini önlemeye dönük bir dili var.
22.03.2011
22.03.2011
Prof. Dr. Ziya Selçuk, hiç kuşkusuz AKP döneminde uygulanan eğitim politikalarının mimarı. Talim Terbiye Kurulu Başkanlığını Hüseyin Çelik’le uyuşamadık diye bırakmış olsa da gerçek bu. Öğretim programları ile ders kitaplarının mevcut biçimiyle değiştirilmesi onun fikriydi; süreci başından sonuna kendisi yönetti. Liselerin dört yıla çıkartılması gibi sistemi çıkmaza sokan bir sürü kararının altında da imzası var.
İlköğretim 8. sınıflarda okutulan Vatandaşlık ve Demokrasi dersinin öğretim programı Tebliğler Dergisi’nin Ekim 2010 sayısında yayımlandı. Ders kitabının hazırlanmasıyla ilgili “kriter”ler ise Ocak’ta belirlendi. Hazırlanacak ders kitaplarının incelenmek üzere Talim Terbiyeye başvurusu 31 Mayıs’ta başlıyor.
15.03.2011
15.03.2011
Eğitim Sen’in Eğitimde Anadilinin Kullanımı ve Çiftdilli Eğitim hakkında Halkın Tutum ve Görüşleri Türkiye Taraması, medya tarafından yeterince değerlendirilmedi. Oysa araştırma, siyasette karşılık bulması gereken ciddi veriler içeriyor.
Bir mevzuatın hukuka uygun olmadığını düşünüyor ve dava açıyorsunuz; davayı kazanıyorsunuz ama mevzuatın itiraz ettiğiniz biçimiyle uygulanmasına itiraz etmiyorsunuz. Bu, ne biçim bir şeydir?
08.03.2011
08.03.2011
Milletvekilleri, TBMM denetim faaliyetlerinden sayılan soru önergelerini yürütme organı üyelerine yöneltirler. Başbakan ya da bakanlar, ilgili biriminden edindiği bilgilerle bu soruları yanıtlayarak sorunun sahibine iletir. Gerisi, yani gelen yanıtları değerlendirmek soru önergesi sahibine aittir. Bu anlattığım soru önergelerinin prosedürüdür.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun anadilinin öğretilmesine karşı olmadıklarını söylemesi, bu konuda CHP’nin ilk açıklaması gibi yankı buldu. Elbette Türkiye’nin en tartışmalı bir sorunu hakkında CHP Genel Başkanın ağzından güvence sayılacak bir söz duymak hoş. Fakat bu tür önemli siyasi vaatlerin ciddiye alınması için mutlaka parti programında yazılı olması gerekiyor ki bu da CHP’nin programında yazılı.
01.03.2011
01.03.2011
Milli Eğitim Bakanı, son bir ayda kamuoyuna duyurduğumuz üç önemli haberle ilgili olarak hâlâ bir açıklama yapmadı. Öğrencilerine Darwin’den söz eden öğretmenle, din eğitimi zorunlu olmasın diyen öğretmenin cezalandırılması haberine tepkisiz kalınması, eğitimde bilime ve farklı görüşleri dile getirenlere baskı uygulandığının onaylandığı anlamına gelmektedir. Ayrıca suskunluk, görüşlerini benze şekilde dile getirenleri cezalandırılmak isteyen kurum amirlerini de cesaretlendirecektir.
Kuş, adı açık edilmek istenmeyen haber taşıyıcısının medyadaki ortak adıdır. Kimi köşe yazarı kuşlarına bir ad bile vermişlerdir. En ünlüsü Emin Çölaşan’ın Minik Kuş’udur. CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce’nin yönlendirdiği bir iletiden anlıyoruz ki kuşlar sadece medya mensuplarına değil, Meclise de haber taşıyabiliyorlar. Adına MEB Kuşu diyen biri, iletisinde Muharrem İnce tarafından araştırılmasını istediği bazı sorular göndermiş. Dikkatimi çekti sizinle paylaşmak istedim. Hem, sizden gelecek yanıtlarla kuşların güvenilirliğini test de etmiş olurum.
01.03.2011
01.03.2011
Zorunlu din dersi uygulamasına karşı olduğunu açıklayan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Milli Eğitim tarafından cezalandırıldı. Gaziantep Şahinbey ilçesi Aliye Ömer Battal İlköğretim Okulu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni Beytullah Yayla, Radikal gazetesinin 24 Ekim 2010 tarihinde Berrin Karakaş imzasıyla yayımlanan röportajı nedeniyle “Kınama cezası” ile cezalandırıldı. Ceza, soruşturmayı açan İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından verildi.
Eğitim Sen, anadilinde eğitim tartışmasına ışık tutacak araştırmasını tamamlayarak dün kamuoyuna duyurdu. Eğitimde Anadilinin Kullanımı ve Çiftdilli Eğitim çalışmasının Halkın Tutum ve Görüşleri Taraması ön hazırlık, anket çalışması ve verilerin yorumlanması derken bir yılı aşkın sürede tamamlanmış. Araştırmanın amacı, adından da anlaşılacağı gibi “halkın anadili eğitimi ve anadilde eğitime yönelik tutum ve görüşlerinin” tespit etmek. Sorunu pedagojik çerçevede ele almış olması raporu, anadili tartışmasında yararlanılacak önemli bir çalışma yapıyor.
22.02.2011
22.02.2011
Abdullah Gül, Danıştay ve Yargıtay dairelerinde kararların salt çoğunlukla alınmasını sağlayan kanun değişikliğini, on beş günlük inceleme süresini değerlendirmeden onayladı. Beklenmedik bir durum değil. AKP için yasallaşması bu kadar acil olan bir yasayı daha fazla tutamazdı.
İmam hatip lisesi (ÎHL) mezunlarına polis meslek yüksekokulu sınavlarına katılma hakkı tanıyan düzenleme, Milli Eğitim Komisyonunda kabul edildi. Düzenleme, önümüzdeki günlerde Mecliste oylanarak kabul edilecek. Peki, din adamından polis/polis şefi üretmenin faydaları nelerdir?
15.02.2011
15.02.2011
Nimet Çubukçu, geçen hafta yayımladığı bir genelgeyle (Genelge 2011/6), öğrencilere yapılacak yardımların reklam amacıyla kullanılmasının engellenmesini istedi. Müsteşarlıktan çıkan Genelge’de, yardımların “toplu tören şeklinde yapılmaması” ve “yardım ediliyor izlenimi verilmemesi” gerektiği belirtiliyor. Aksi halde öğrencilerin “ruhsal yönden sağlıklı ve kişilikli olarak yetişmelerinin” olumsuz yönde etkileneceğine vurgu yapılıyor.
Ataması yapılmayan 51 öğretmen, yarın Ankara Adliyesinde hâkim karşısına çıkacak. Savcı, hâkime “Bunlar kamu düzenini bozdu; cezalandırılmalılar, hem de hapisle!” diyecek. Öğretmenlerin avukatı “Müvekkillerim devletin teşviki ile öğretmenlik mesleğini seçtiler. Ancak devlet diplomalarını ellerine tutuşturup ‘Gidin başınızın çaresine bakın!’ dedi ve onlar da Abdi İpekçi Parkı’nda oturarak devlete görevini anımsatmak istediler. Oturan biri kamu düzenini nasıl bozar hâkim bey!” diye itiraz edecek. Bunun üzerine savcı delilini hâkime uzatacak.
15.02.2011
15.02.2011
... 13 ...